mustafa 21.12.20
Hocam merhaba,
Anal fissür şikayetlerim cam kesiği hissi ve açık renkli kanama ile başlamıştı. Ara sıra geçiyor ve kabız olunca tekrarlıyor. Sizin önerdiğiniz dışkılama tekniklerini uyguluyorum. Fakat arada sert dışkıdan dolayı tekrarlıyor.
Fazla su içen biriyim. Fakat işim gereği bütün gün masa başında oturuyorum. Bu durum dışkının sertleşmesine sebep olur mu?
Bir de dışkının ilk çıkış kısmı sert oluyor. Gerisi ise normal. Buna sert dışkılama mı denir. Dışkının tamamı sert değil. Sadece ilk çıkış kısmı sert oluyor.
Teşekkürler..!
Anal fissür şikayetlerim cam kesiği hissi ve açık renkli kanama ile başlamıştı. Ara sıra geçiyor ve kabız olunca tekrarlıyor. Sizin önerdiğiniz dışkılama tekniklerini uyguluyorum. Fakat arada sert dışkıdan dolayı tekrarlıyor.
Fazla su içen biriyim. Fakat işim gereği bütün gün masa başında oturuyorum. Bu durum dışkının sertleşmesine sebep olur mu?
Bir de dışkının ilk çıkış kısmı sert oluyor. Gerisi ise normal. Buna sert dışkılama mı denir. Dışkının tamamı sert değil. Sadece ilk çıkış kısmı sert oluyor.
Teşekkürler..!
Op. Dr. Levent TEZCAN
21.12.20
Normal bir dışkılama sürecinde Rektum'un tamamıyla boşalması beklenir. Ancak bir gün az, bir gün fazla beslenme gibi değişken beslenme durumlarında, ilk gelen dışkı tıkaç misali daha sert olabilir. Ama bu durum, beslenme bağımlı olarak geçicidir (Hergün olmaz ve beslenme değişkenliğinin kalkması ile de sonlanır).
Diğer taraftan altt yatan ve dışkılama güçlüğüne yol açan Anismus, Rektal hiposensitivite, Rektal mukozal prolapsus gibi hastalıkların varlığında ise kalıcı hala dönüşür, beslenmeyle düzene sokmak mümkün olmaz. Rektumdaki dışkı tam olarak boşaltılamadığı için rektumda kalan son dışkı, bir sonraki tuvalete kadar içeride bekler ve sertleşir. Buna bağlı olarak da bir sonraki tuvalette; ağızda sert bir dışkı ile karşılaşır, o çıkana kadar zorlar ama sonrası rahat olur. Bir önceki tuvaletten kalan ve sertleşen dışkı miktarı, gerek geçen yıllara gerekse de dışkılama güçlüğüne yol açan hastalıklardaki ilerlemeye paralel olarak artar. Bu durum sılıkla günlük tuvalet sayısındaki artışla tolere edilmeye çalışılır.
Rastgele miktarda su içmeye çalışmak yerine ihtiyacınıza göre su içmeye ne dersiniz? Malum, suyun azı kadar fazlası da zarar. Dengeyi korumak lazım. Sabah idrar rengi hariç olmak üzere gün içersinde, idrar rengini kontrol ederek su içmeye çalışın. Sarardıkça su için, duruldukça içmeyi azaltın.
Sindirim sistemi için hareket çok önemlidir. Bunu gün içerisinde bir şekilde temin etmeli ve olabildiğince hareketli bir yaşam sürmeye çalışmalısınız.
Bu çerçevede öncelikle doğru diye bildiğiniz dışkılama alışkanlıklarınızı gözden geçirmeniz, sulu ve sebze ağırlıklı az beslenme yerine herşeyden ve bolca yiyecek tarzda bir beslenmeye geçmeniz, iyice sıkışmadan ve ucuna gelmeden Wc ye gitmemeniz, sıkıştığınızda ise tutup ertelemeden, neresi olursa olsun tuvalete gitmeniz, tuvalette ise doğru pozisyon alıp diyafram nefes eşliğinde ve makatı gevşeterek dışkılamaya çalışmanız gerekir. Unutmayın ki dışkı; sıktıkça değil gevşeyince ve çoğunlukla da kendi kendine çıkacak... Bu bağlamda sitemizin proktoloji blog sayfasında (https://basurum.com/proktoloji-blog.html) yer alan normal dışkılama ve diyafram nefesi bölümlerini okuyabilirsiniz...
Tüm bunlara rağmen arzu edilen rahatlamaya ulaşılamadığı takdirde yapılacak detaylı sorgulama ve muayene sonrasında daha ileri tetkiklerle (Baryum Defekografi, Yüksek çözünürlüklü Anal Manometri ve Endoanal Ultrason gibi) incelenmeniz gerekebilir. Ki ancak bu sayede, uzun vadeli etkin ve kalıcı sonuçlara ulaşmak mümkün olacaktır.
Diğer taraftan altt yatan ve dışkılama güçlüğüne yol açan Anismus, Rektal hiposensitivite, Rektal mukozal prolapsus gibi hastalıkların varlığında ise kalıcı hala dönüşür, beslenmeyle düzene sokmak mümkün olmaz. Rektumdaki dışkı tam olarak boşaltılamadığı için rektumda kalan son dışkı, bir sonraki tuvalete kadar içeride bekler ve sertleşir. Buna bağlı olarak da bir sonraki tuvalette; ağızda sert bir dışkı ile karşılaşır, o çıkana kadar zorlar ama sonrası rahat olur. Bir önceki tuvaletten kalan ve sertleşen dışkı miktarı, gerek geçen yıllara gerekse de dışkılama güçlüğüne yol açan hastalıklardaki ilerlemeye paralel olarak artar. Bu durum sılıkla günlük tuvalet sayısındaki artışla tolere edilmeye çalışılır.
Rastgele miktarda su içmeye çalışmak yerine ihtiyacınıza göre su içmeye ne dersiniz? Malum, suyun azı kadar fazlası da zarar. Dengeyi korumak lazım. Sabah idrar rengi hariç olmak üzere gün içersinde, idrar rengini kontrol ederek su içmeye çalışın. Sarardıkça su için, duruldukça içmeyi azaltın.
Sindirim sistemi için hareket çok önemlidir. Bunu gün içerisinde bir şekilde temin etmeli ve olabildiğince hareketli bir yaşam sürmeye çalışmalısınız.
Bu çerçevede öncelikle doğru diye bildiğiniz dışkılama alışkanlıklarınızı gözden geçirmeniz, sulu ve sebze ağırlıklı az beslenme yerine herşeyden ve bolca yiyecek tarzda bir beslenmeye geçmeniz, iyice sıkışmadan ve ucuna gelmeden Wc ye gitmemeniz, sıkıştığınızda ise tutup ertelemeden, neresi olursa olsun tuvalete gitmeniz, tuvalette ise doğru pozisyon alıp diyafram nefes eşliğinde ve makatı gevşeterek dışkılamaya çalışmanız gerekir. Unutmayın ki dışkı; sıktıkça değil gevşeyince ve çoğunlukla da kendi kendine çıkacak... Bu bağlamda sitemizin proktoloji blog sayfasında (https://basurum.com/proktoloji-blog.html) yer alan normal dışkılama ve diyafram nefesi bölümlerini okuyabilirsiniz...
Tüm bunlara rağmen arzu edilen rahatlamaya ulaşılamadığı takdirde yapılacak detaylı sorgulama ve muayene sonrasında daha ileri tetkiklerle (Baryum Defekografi, Yüksek çözünürlüklü Anal Manometri ve Endoanal Ultrason gibi) incelenmeniz gerekebilir. Ki ancak bu sayede, uzun vadeli etkin ve kalıcı sonuçlara ulaşmak mümkün olacaktır.