cakir 26.05.21
Hocam istanbulda olduğum ve işim gereği sürekli oturarak çalışıyorum bu nedenle Bursa'ya muayene olmaya gelemiyorum. Bende anal fissür var. Hastalığa ilk yakalandığımda ilk 1 ay umursamamıştım ancak çok ciddi bir rahatsızlık olduğunu ve hayat kalitesini sıfıra indirdiğini yaşarak tecrübe ettim. Konuyu çok ciddiye alıyorum. Neredeyse 1.5 senedir hiç kabız olmadım. Büyük abdestime çıkarken genelde ilk başlarda ıkınma oluyor sonrasında olmuyor. Artık dışkı capı 2 işaret parmağından kalın ise hastalık kesinlikle tekrarlıyor isterse 5 ay hiç kanama olmasın. Çok doktora gittim küçük birşey olduğunu ameliyata gerek olmadığını ara sıra tekrarlayacağını kremleri kullanarak atlatabileceğimi ancak asla kurtulamayacağımı söylediler. Söylediğim gibi ben 22 yaşımdan beri maksimum 7-8 kere fast food 2-3 kere pizza vb. gıdalar yemişimdir hep ev yemeği sulu yemekler yiyorum hastalığı ilerletmemek için çok ama çok dikkat ediyorum oturduğum için hergün yürüyüşler yapıorum. Benim size sorum bu hastalık ara sıra tekrarlıyor yememe içmeme dikkat edersem 1-2 haftada atlatıyorum bu duruma alıştım. Bu hastalık fistüle çevirirmi en çok korktuğum konu bu gece rüyalarıma bile giriyor diyebilirim. Bunu önlemek için ne yapmalıyım genelde tekrarladığın ilk 1 hafta mikrop kapıp apse yapmaması için 2-3 kere sıcak suya r...l karıştırıp oturuyorum. Tamamen kurtulmam için ve fistüle çevirmemesi için bana bir öneride bulunabilir misiniz? Örneğin mikrop kapmaması için bir krem vb ilaçlar gibi. Önceden tekrarladığında a...a kullanıyordum ancak bende kas spazmı olmuor zaten bu nedenle l...n kullanmaya başladım farklı bir ilaç daha iyi gelebilir mi ?
Op. Dr. Levent TEZCAN
27.05.21
İsteğiniz üzere sorunuz ve cevabımız sitemizde de yayınlanmaktadır. Anal fissürlerin kronikleşme sürecinde, yani devam eden gereksiz ıkınmalar nedeniyle makatın bir şekilde travmaya maruz kalması durumunda gelişecek komplikasyonlarda biri de anal apse ve fistül oluşumudur. Bu çerçevede gelişen anal apselere fissür tabanlı anal apseler, fistüllere de fistülize fissür adı verilir.
Bu süreçte beslenmeye dikkat ederek dışkıyı yumuşatıp incelltiğiniz ve çatlağı iyileştirebildiğinizi (en azında sıkıntıları azaltabildiğinizi) ama ipin ucunu biraz kaçırdığınızda dışkının kalınlaştığını ve sorunların belirginleştiğini, yani bir şekilde "aklı kı.ında yaşamaya" mahkum oldunuzu ifade etmişsiniz.
Ancak sonuç olarak "Hatice'ye değil de neticeye" baktığımızda; devam eden veya tekrarlayan sorunlar nedeniyle gereksiz ıkınmaların, dolayısıyla makatın bir şekilde travmaya maruz kaldığını ifade edebiliriz. O yüzden...
Her ne kadar yaşam konfor ve kalitenizi bozan makat sorunları nedeniyle ister istemez, makata ve hemoroid/çatlak gibi makat hastalıklarına odaklanıyor olsanız da sizdeki asıl sorunun (altta yatan ve pek önemsemediğiniz veya beslenmeyle geçiştirdiğinizi sandığınız) dışkılama güçlüğü (dışkı çıkış güçlüğü tipi kabızlık) olduğunu, bu çerçevede her tuvalette makata bir şekilde yüklendiğinizi ve bu yüklenmenin derecesine olarak da farklı sıklık ve şiddette makat sorunları yaşadığınızı düşünmekteyim.
Bu çerçevede öncelikle doğru diye bildiğiniz dışkılama alışkanlıklarınızı gözden geçirmeniz, sulu ve sebze ağırlıklı az beslenme yerine herşeyden ve bolca yiyecek tarzda bir beslenmeye geçmeniz, iyice sıkışmadan ve ucuna gelmeden Wc ye gitmemeniz, sıkıştığınızda ise tutup ertelemeden, neresi olursa olsun tuvalete gitmeniz, tuvalette ise doğru pozisyon alıp diyafram nefes eşliğinde ve makatı gevşeterek dışkılamaya çalışmanız gerekir. Hatta son kalan parçayı çıkarmaya çalışmadan kalkmanız, gerekirse gün içerisinde sıkıştığında tekrar WC ye gitmeniz çok daha uygun olacaktır. Unutmayın ki dışkı; sıktıkça değil gevşeyince ve çoğunlukla da kendi kendine çıkacak... Bu bağlamda sitemizin proktoloji blog sayfasında (https://basurum.com/proktoloji-blog.html) yer alan normal dışkılama ve diyafram nefesi bölümlerini okuyabilirsiniz...
Tüm bunlara rağmen arzu edilen rahatlamaya ulaşılamadığı takdirde daha ileri tetkiklerle (Baryum Defekografi, Yüksek çözünürlüklü Anal Manometri ve Endoanal Ultrason gibi) incelenmeniz gerekir. Elde edilecek sonuçlara göre de hem makata (hemoroid /fissür) hem de altta yatan ve dışkılama güçlüğüne yol açan hastalıklara (Anismus, Rektal hiposensitivite, Rektal internal mukozal prolapsus gibi) yönelik daha bütünsel tedavilere gitmek mümkün olacaktır. Ki ancak bu sayede, uzun vadeli etkin ve kalıcı sonuçlara ulaşmak mümkün olacaktır.
Bu süreçte beslenmeye dikkat ederek dışkıyı yumuşatıp incelltiğiniz ve çatlağı iyileştirebildiğinizi (en azında sıkıntıları azaltabildiğinizi) ama ipin ucunu biraz kaçırdığınızda dışkının kalınlaştığını ve sorunların belirginleştiğini, yani bir şekilde "aklı kı.ında yaşamaya" mahkum oldunuzu ifade etmişsiniz.
Ancak sonuç olarak "Hatice'ye değil de neticeye" baktığımızda; devam eden veya tekrarlayan sorunlar nedeniyle gereksiz ıkınmaların, dolayısıyla makatın bir şekilde travmaya maruz kaldığını ifade edebiliriz. O yüzden...
Her ne kadar yaşam konfor ve kalitenizi bozan makat sorunları nedeniyle ister istemez, makata ve hemoroid/çatlak gibi makat hastalıklarına odaklanıyor olsanız da sizdeki asıl sorunun (altta yatan ve pek önemsemediğiniz veya beslenmeyle geçiştirdiğinizi sandığınız) dışkılama güçlüğü (dışkı çıkış güçlüğü tipi kabızlık) olduğunu, bu çerçevede her tuvalette makata bir şekilde yüklendiğinizi ve bu yüklenmenin derecesine olarak da farklı sıklık ve şiddette makat sorunları yaşadığınızı düşünmekteyim.
Bu çerçevede öncelikle doğru diye bildiğiniz dışkılama alışkanlıklarınızı gözden geçirmeniz, sulu ve sebze ağırlıklı az beslenme yerine herşeyden ve bolca yiyecek tarzda bir beslenmeye geçmeniz, iyice sıkışmadan ve ucuna gelmeden Wc ye gitmemeniz, sıkıştığınızda ise tutup ertelemeden, neresi olursa olsun tuvalete gitmeniz, tuvalette ise doğru pozisyon alıp diyafram nefes eşliğinde ve makatı gevşeterek dışkılamaya çalışmanız gerekir. Hatta son kalan parçayı çıkarmaya çalışmadan kalkmanız, gerekirse gün içerisinde sıkıştığında tekrar WC ye gitmeniz çok daha uygun olacaktır. Unutmayın ki dışkı; sıktıkça değil gevşeyince ve çoğunlukla da kendi kendine çıkacak... Bu bağlamda sitemizin proktoloji blog sayfasında (https://basurum.com/proktoloji-blog.html) yer alan normal dışkılama ve diyafram nefesi bölümlerini okuyabilirsiniz...
Tüm bunlara rağmen arzu edilen rahatlamaya ulaşılamadığı takdirde daha ileri tetkiklerle (Baryum Defekografi, Yüksek çözünürlüklü Anal Manometri ve Endoanal Ultrason gibi) incelenmeniz gerekir. Elde edilecek sonuçlara göre de hem makata (hemoroid /fissür) hem de altta yatan ve dışkılama güçlüğüne yol açan hastalıklara (Anismus, Rektal hiposensitivite, Rektal internal mukozal prolapsus gibi) yönelik daha bütünsel tedavilere gitmek mümkün olacaktır. Ki ancak bu sayede, uzun vadeli etkin ve kalıcı sonuçlara ulaşmak mümkün olacaktır.