Bilmek İstedikleriniz

  İlave olarak doldurmuş olduğunuz ön bilgilendirme form bilgilerinizi de dikkate aldığmıızda mevcut kaçak ve kirlenme sıkıntılarının; makatın abdest tutma yetersizliği yerine dışkılama yetersiziliğine bağlı olduğunu düşünmekteyim. Sizin de belirtmiş olduğunuz gibi tuvalette iken tam boşalamama ve rahatlayamama sorunu yaşayan hastalarda, zamanla ve ilave olarak, özellikle de wc sonrasında maakata akıntı ve kirlenme durumları oluşabilmektedir.
  Bu durumda olan erkek hastaların hemoroid, çatlak, fistül gibi makat hastalıkları yerine altta yatan ve dışkılama güçlüğüne yol açan hastalıklar (Anismus, Rektal hiposensitivite, Rektal ınternal mukozal prolapsus, Pelvik taban düşüklüğü gibi) yönünden de ele alınması gerekecektir. Bu çereçevede yapılacak detaylı sorgulama ve muayene sonrasında ileri proktolojik tetkiklerle (Baryum Defekografi, Anal Manometri, Endoanal USG gibi) inceleme gerekecektir. Tüm bu detaylı incelemelerden elde edilecek sonuçlar doğrultusunda tedavi planlamasına gidilebilir... Ki ancak bu sayede etkin ve kalıcı sonuçlara ulaşmak mümkün olacaktır...

  wc sonrası belirginleşen makatta ıslaklık, kirlenme ve kaçak durumlarında sıklıkla, makatın abdest tutma yeterliliğinin hasar gördüğü düşünülür. Ama bu tarz sıkıntıların altından sıklıkla dışkılama yetersizliği çıkar.
  Zaten gerek ön bilgilendirme formunda tanımladığınız dışkılama alışkanlıklarınız ve geçirmiş olduğunuz hemoroid ameliyatı, gerekse de sorunuzda geçen tam boşaltamama ve yapamama hissiyatını dikkate aldığımızda; sizin durumunuzdaki bir hastada, öncelikle altta yatan dışkılama bozukluğunun (güçlüğünün) bir sonucu olarak bu sıkıntıların yaşandığını düşünmek gerekir. Nasıl mı? Dışkı tam boşalamadığı için wc sonrası birkaç saatlik dönemde makatta oluşan refleks gevşemeyle kalan dışkı makat ağzına gelir ve kontrol dışkı kaçaklara yol açabilir. Bu kaçaklar, sümüksü ıslaklık hissi gibi olabileceği gibi daha dışkısal kirlenmeler şeklinde de olabilir. Bir veya birden fazla temizlendikten sonra bir sonraki wc ye gidene kadar oluşmaz.
  Bu durumda olan erkek hastaların altta yatan ve dışkılama güçlşüğüne yol açan hastalıklar (Anismus, rektal hiposensitivite, rektal Internal mukozal prolapsus ve pelvik taban düşüklüğü gibi) yönünden ele alınması gerekir. Bu süreçte yapılacak detaylı sorgulama ve muayene bulguları, ileri proktolojik tetkiklerle (Baryum Defekografi, 3D Endoanal USG, Anal Manometri gibi) de desteklenebilir. Ancak bu sayede etkin ve kalıcı sonuçlara ulaşmak mümkün olacaktır.

  İBS ve dışkılama bozukluğu, sıklıkla tavuk-tumurta misali iç içe geçmiş durumlardır. Dolayısıyla birbirlerini etkilemeleri kaçınılmazdır. O yüzden öncelikle sap ile samanı birbirinden ayırmak gerekir. Bu çerçevede öncelikle alt yatan ve dışkılama bozukluğuna yol açan hastalıkların (Erkeklerde; Anismus, Rektal hiposensitivite, Rektal Internal mukozal prolapsus, pelvik taban düşüklüğü gibi Kadınlarda ise Anismus, Rektosel, Rektal hiposensitivite, Pelvik Taban Düşüklüğü, Rektal Intussuception gibi) ortaya konması ve ekarte edilmesi gerekir. Bu çerçevede detaylı muayene sonrasında Baryum Defekografi başta olmak üzere ileri proktolojik tetkiklerden faydalanılır.
  Gelelim sizin hikayenize... Geçirmiş olduğunuz hemoroid ameliyatı bile tek başına, yıllardır rahat tuvalet yapamadığınızın bir kanıtı olabilir. Diğer taraftan, sıkışma hissi ile tuvalete gidiyor ve ıkınmadan rahat bir boşaltım olduğunu ifade ediyorsunuz. Ama sonrasında, Sıkışma hissini beklemeden tuvalete gidersem yine ıkınmadan dışkı çıkışı oluyor, fakat tam boşalma hissetmiyorum diyorsunuz. Demek ki, sıkışma ve ıkınma kavramı ile ilgili doğru diye bildiğimiz yanlışlarımız var.
  Sıkışma hissi yani, dışkının makat ağzına geldiği, arkada ve makat ucunda hissedilen dolgunluk ve basınç hissi; tuvalete gitme için gerekli altın anahtardır. Çünkü makat ağzı, bu anahtar olmadan rahatça ve kendiliğinden açılmaz. O yüzden Karın ağrısı ve karın gurultusu, karın şişkinliği ile tuvalete gidip boşaltım yapmaya çalışılmaz. Aksi takdirde ıkınma, kaçınılmaz olur.
  Diğer bir konu ise ıkınma kavramı... Toplumdaki çoğu kişi, ıkınma denildiğinde doğrudan zorlanmayı ve makattan çıkan dışkıyı düşünür. Dolayısıyla çıkan dışkı katı-sert değilse ıkınmadığını ifade eder. Ama yanılır. Çünkü çıkan dışkı yumuşak da olsa krema torbası misali, karnınızı sıktıkça çıkıyor ve karnınızı sıkmadığınızda dışkı çıkışı da olmuyorsa bilin ki, IKINIYORSUNUZ demektir.
  Ayrıca Dışkılama sürecinde diyafram nefesinin öncelikli amacı, makat ağzının açılmasını kolaylaştırmak ve açık kalmasını sağlamaktır. Doğrudan dışkı çıkışını sağlayan bir unsur değildir. Bu amaçla kullanılmamalıdır. Kullanıldığı takdirde ıkınmaya yol açar.

  Haftada bir lavman uygulaması yapmak, ne makat kaslarına ne de dışkılama süstemine zarar verir. Ancak nereye kadar? Özellikle de genç ve veya orta yaş bir kişi için... Lavman yaparak idare etmeye çslışmak yerine sorunun kaynağını bulup yok etmeye çalışmak daha mantıklı değil mi?

  Dissinerji olarak da tanımlanan Anismus, sıklıkla altta yatan ve dışkılama güçlüğüne yol açan diğer hastalıklarla (Rektal hiposensitivite, Pelvik taban düşüklüğü, rektal Internal mukozal prolapsus, ve Intussuception gibi) birlikte olur. O yüzden bu tarz birlikteliğin olduğu hastalarda; sadece anismus tedavisine yönelik çalışmalar (nefes egzersizi gibi) yetersiz kalır. O yüzden daha bütünsel yaklaşım gerekir. Bu çerçevede anal manometri testine ilave olarak ilaçlı dışkılama filmi (Baryum Defekografi) sonuçlarını da görmek gerekir. Ancak bu sayede etkin ve kalıcı tedavi planlamasına gidilebilir.
  Web sitemizde de bahsedildiği üzere ileri proktolojik tetkiklerin tümü, kendi bünyemizde yapılmaktadır.